Atılım Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. İbrahim Birkan salgından sonra turizm sektörünü bekleyen kriz hakkında açıklamalarda bulundu. Koronavirüs salgınının birçok krizi tetikleyeceğini, pandeminin en çok etkileyeceği alanlardan birinin turizm sektörü olacağını bildiren Prof. Dr. İbrahim Birkan, "Turizm sektörü bu krizden diğer bir çok sektör gibi olumsuz yönde etkilenecek. Hatta olumsuz yönde etkilenecek sektörlerin başında turizm sektörünün yer alacağını rahatlıkla ifade edebiliriz" dedi.
Pandemi sonrasında bu olumsuz etkilenmenin iki temel nedeni olacağını ve kriz nedeni ile dünyada görülmemiş ölçekte ekonomik bir sıkıntı yaşandığını ve uzunca bir müddet daha yaşanacağını belirten Atılım Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. İbrahim Birkan "Turizm insanların harcanılabilir gelirlerinden kaynaklanan bir sektör. Turizm insanlar için ihtiyaçlar hiyerarşisinde birinci derece gerekli bir ihtiyaç olmadığı için ekonomik daralma durumunda insanların ilk kısıntıya gideceği harcama kalemidir. İnsanların işlerini kaybettikleri, temel ihtiyaçları olan beslenme, barınma gibi gereksinimlerini karşılamakta zorlandıkları böyle bir ortamda turizme bütçelerinden pay ayırmaları beklenilemez. İkinci temel sorun da hiç şüphesiz insanların sağlık ve hastalığa yakalanma endişesi ile uçak, gemi, otel, restoran gibi kapalı ve merkezi havalandırmalı yerlere girmekten kaçınacakları için bu sıkıntının uzun süre sürecek gibi görünüyor." ifadesini kullandı.
Devletin turizm için açıklamış olduğu destekler yetersiz olduğunu bildiren Prof. Dr. İbrahim Birkan, "Turizm Turkiye'nin en önemli, uluslararası rekabet avantajı olan sektörlerinin başında yer alırken, Turkiye'nin petrolü turizm denilirken, turizmin durması sadece bu sektöre değil, yüksek çarpan etkisinden dolayı ekonominin diğer sektörlerine de çok olumsuz yönde ettiler yapacaktır. Konaklama vergisi, iç hat hava yolu uçuşlarında geçici bir süre için KDV indirimlerinde bulunulmasının zaten hareketin neredeyse hiç olmadığı turizm sektörüne yararı olamaz. Devlete yapılan bazı ödemelerin ertelenmesinin de zaten bir girdisi kalmayan sektöre destek olması mümkün değildir." dedi.
Turizm yatırımcılarının geçen iki senede biraz korkusuzca ve cengaverce uçak krizi sonrasında hızla yükselen sektöre ciddi yatırımlar yaptığını bildiren Birkan, geçmişin kaybını hızlı bir şekilde telafi etme yolunu seçmelerinin hata olduğunu belirterek, "Şimdi bu sefer daha büyük bir global krizle karşılaştılar. Bu durumda sektörün kredi ödemelerini yapılabilmesi mümkün değil. Mutlaka bu konuda finans kuruluşlarından ve devletten esaslı destekler almaları gerekmektedir." dedi.
Artık insanların balık istifi uçaklara binip tatile gitmesini, kitle ve kongre turizminin eskisi gibi çekinmeden yapılmasının beklenemeyeceğine vurgu yapan Birkan ''Son yıllarda çok büyük bir hızla gelişen kruvaziyer turizminin eskisi gibi devam etmesini bekleyemeyiz. Bundan sonra artık Çinli turistlerin peşinden bütün dünya koşar mı bilmiyorum. Bundan sonra kitle turizminin vazgeçilmez gibi görünen açık büfe tarzının ve hijyen konusunun mutlaka elden geçirilmesi gerekecektir diye düşünüyorum. Kısacası, turizm sektöründe bu kriz sonrasında çok radikal değişikliklerin yapılması gerekecek" ifadelerini kullandı.
Devletin turizm için açıklamış olduğu destekler yetersiz olduğunu bildiren Prof. Dr. İbrahim Birkan, "Turizm Turkiye'nin en önemli, uluslararası rekabet avantajı olan sektörlerinin başında yer alırken, Turkiye'nin petrolü turizm denilirken, turizmin durması sadece bu sektöre değil, yüksek çarpan etkisinden dolayı ekonominin diğer sektörlerine de çok olumsuz yönde ettiler yapacaktır. Konaklama vergisi, iç hat hava yolu uçuşlarında geçici bir süre için KDV indirimlerinde bulunulmasının zaten hareketin neredeyse hiç olmadığı turizm sektörüne yararı olamaz. Devlete yapılan bazı ödemelerin ertelenmesinin de zaten bir girdisi kalmayan sektöre destek olması mümkün değildir." dedi.
Turizm yatırımcılarının geçen iki senede biraz korkusuzca ve cengaverce uçak krizi sonrasında hızla yükselen sektöre ciddi yatırımlar yaptığını bildiren Birkan, geçmişin kaybını hızlı bir şekilde telafi etme yolunu seçmelerinin hata olduğunu belirterek, "Şimdi bu sefer daha büyük bir global krizle karşılaştılar. Bu durumda sektörün kredi ödemelerini yapılabilmesi mümkün değil. Mutlaka bu konuda finans kuruluşlarından ve devletten esaslı destekler almaları gerekmektedir." dedi.
Artık insanların balık istifi uçaklara binip tatile gitmesini, kitle ve kongre turizminin eskisi gibi çekinmeden yapılmasının beklenemeyeceğine vurgu yapan Birkan ''Son yıllarda çok büyük bir hızla gelişen kruvaziyer turizminin eskisi gibi devam etmesini bekleyemeyiz. Bundan sonra artık Çinli turistlerin peşinden bütün dünya koşar mı bilmiyorum. Bundan sonra kitle turizminin vazgeçilmez gibi görünen açık büfe tarzının ve hijyen konusunun mutlaka elden geçirilmesi gerekecektir diye düşünüyorum. Kısacası, turizm sektöründe bu kriz sonrasında çok radikal değişikliklerin yapılması gerekecek" ifadelerini kullandı.