Turistik tesis rezervasyonlarında depremin ilk günlerinde yaşanan durgunluğun atlatılmaya başlandığını açıklayan Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler hareketliliğin nedenleri arasında müşteri memnuniyeti dolayısıyla turistin yine ülkemize gelme isteğinin yanı sıra tur operatörlerinin Türkiye’ye destek için müşterilerini yönlendirmesinin payının büyük olduğunu da bildirdi.
2023 turizm sezonuna yönelik olarak hedeflerinde bir sapma olmadığını, rezervasyonlardaki yeniden hareketlenmenin de bu hedefi desteklediğini ifade eden ETİK başkanı İşler şöyle devam etti:
''Depremlerin yaşandığı 6 Şubat tarihinden itibaren tüm Türkiye’de giriş rezervasyonlarımızda bir yavaşlama oldu. İptal durumları söz konusu olmadı ancak yeni rezervasyon taleplerinde bir yavaşlama yaşadık. İlerleyen günlerde ise durgunluk yerini yeniden hareketlenmeye bıraktı. Bunun iki nedeni var. Birincisi daha önceki yıllarda ülkemize gelen ve müşteri memnuniyeti nedeniyle tekrar bizi tercih eden misafirlerimizin tutumu. İkincisi ise özellikle Avrupalı tur operatörlerinin 11 ilimizde birden yaşanan afetin yaralarını sarmak için, Türkiye ile dayanışmak için rezervasyonları ülkemize yönlendirmesi. Depremin ilk günlerinde yaşanan şokun ardından Avrupalı turist Türkiye’nin acılarını paylaşmak, yanımızda olmak için hassas ve naif bir duruş sergiliyor. Rezervasyonlarını başka ülkelere kaydırmak yerine, yine ülkemizde tatil yapmayı tercih ediyor.''
Tesislerin depreme dayanıklılığı konusunda belgelendirilmesine özel önem verdiklerini ve nerdeyse Ege’deki tüm tesislerin belgelerini aldıklarını belirten Mehmet İşler, bu belgelerin sigorta şirketlerinin ve tur operatörlerinin talebinin yanı sıra, özellikle müşterinin güvenle tatil yapması, çalışanların ise aynı güvenle işlerine odaklanabilmesi için alındığını vurguladı.
Ege Bölgesi’ndeki işletmelerin depreme dayanıklılık testi yaptırmalarını ve güvenli tesis belgesi almalarını yakından takip ve teşvik ettiklerine dikkat çeken İşler, resmi kurumlardan alınan test belgelerinin işletmelerde uygun yerlere asılarak isteyenlerin bilgi sahibi olmasını sağladıklarını söyledi. Bu testleri sadece sigorta gereklilikleri ve pazarlama için değil, insan sağlığı ve can güvenliği için yaptırdıklarını belirten İşler turizm sektörünün bu alanda proaktif bir rol üstlendiğini kaydetti.
2023 turizm sezonuna yönelik olarak hedeflerinde bir sapma olmadığını, rezervasyonlardaki yeniden hareketlenmenin de bu hedefi desteklediğini ifade eden ETİK başkanı İşler şöyle devam etti:
''Depremlerin yaşandığı 6 Şubat tarihinden itibaren tüm Türkiye’de giriş rezervasyonlarımızda bir yavaşlama oldu. İptal durumları söz konusu olmadı ancak yeni rezervasyon taleplerinde bir yavaşlama yaşadık. İlerleyen günlerde ise durgunluk yerini yeniden hareketlenmeye bıraktı. Bunun iki nedeni var. Birincisi daha önceki yıllarda ülkemize gelen ve müşteri memnuniyeti nedeniyle tekrar bizi tercih eden misafirlerimizin tutumu. İkincisi ise özellikle Avrupalı tur operatörlerinin 11 ilimizde birden yaşanan afetin yaralarını sarmak için, Türkiye ile dayanışmak için rezervasyonları ülkemize yönlendirmesi. Depremin ilk günlerinde yaşanan şokun ardından Avrupalı turist Türkiye’nin acılarını paylaşmak, yanımızda olmak için hassas ve naif bir duruş sergiliyor. Rezervasyonlarını başka ülkelere kaydırmak yerine, yine ülkemizde tatil yapmayı tercih ediyor.''
Tesislerin depreme dayanıklılığı konusunda belgelendirilmesine özel önem verdiklerini ve nerdeyse Ege’deki tüm tesislerin belgelerini aldıklarını belirten Mehmet İşler, bu belgelerin sigorta şirketlerinin ve tur operatörlerinin talebinin yanı sıra, özellikle müşterinin güvenle tatil yapması, çalışanların ise aynı güvenle işlerine odaklanabilmesi için alındığını vurguladı.
Ege Bölgesi’ndeki işletmelerin depreme dayanıklılık testi yaptırmalarını ve güvenli tesis belgesi almalarını yakından takip ve teşvik ettiklerine dikkat çeken İşler, resmi kurumlardan alınan test belgelerinin işletmelerde uygun yerlere asılarak isteyenlerin bilgi sahibi olmasını sağladıklarını söyledi. Bu testleri sadece sigorta gereklilikleri ve pazarlama için değil, insan sağlığı ve can güvenliği için yaptırdıklarını belirten İşler turizm sektörünün bu alanda proaktif bir rol üstlendiğini kaydetti.