Suudi Arabistan'ın Türkiye’ye verdiği kontenjan gereği her yıl Türkiye'den 85 bin kişi hacca giderken Hac yolculuğunda dolandırıcılık iddiaları daha önce gündeme taşınmış, hac seyahat acentaları tarafından kurası çıkmış kişiler yerine başkalarının kurasız biçimde hacca götürüldüğü gündeme gelmişti. Hac ve umre seyahat acentaları sahte dilekçelerle hacı adaylarının haklarını gasp edip fahiş fiyattan satmakla suçlanmıştı.
Bir yıldır soruşturmanın genişletilmediğini, dava açılmadığını belirterek bu sırada iddialarda adı geçen Hac Umre Acentaları Derneği Başkanı Diyaeddin Şahin’e olağanüstü yetkiler verildiğine dikkat çeken iddiaları yeniden gündeme taşıyan Birgün yazarı Timur Soykan, Diyaeddin Şahin’in şirketlerinin halen çok sayıda kişiyi kura dışı hacca götürdüğü iddiasını ve bu iddialara karşılık Diyaeddin Şahin'in sorularına verdiği yanıtları yazdı. Timur Soykan'ın ''Hac skandalı sürüyor iddiası'' başlıklı yazısından ilgili bölümü şu şekilde:
''2018 yılında Uzman isimli acenta ile hacca giden bir kişinin şikayeti üzerine hac ve umre acentalarının dolandırıcılık yöntemi ortaya çıktı. Bazı hac ve umre acentaları, ele geçirdikleri kimlik bilgileriyle vatandaşlar adına hac kurasına başvurmuştu. Acentalar bu başvurularda Diyanet İşleri Başkanlığı’na kendilerine ait telefon numaralarını veriyordu. Kura çıktığında mesaj acentaya geliyordu. Acenta, kuraya girdiklerinden bile haberi olmayan vatandaşlar adına sahte feragat dilekçeleri yazıp Diyanet İşleri Başkanlığı’na verdi. Acentalar, sahtekarlıkla ele geçirdikleri hac kontenjanlarını yedek hacı adaylarını arayarak 10 bin dolar ile 12 bin 500 dolar arasında bedellerle sattı. Yıllardır bu yöntemi uygulayan hac firmaları, milyonlarca dolar haksız kazanç elde ederken hac için sıra bekleyen adayların haklarını gasp etti.
Tabii ki bu organizasyon hac ve umre acentalarından ibaret değildi. Sağlık sorunu nedeniyle gidemiyorum, Ekonomik sıkıntı nedeniyle hac kafilesine katılamayacağım denilen yüzlerce sahte dilekçe aynı kalemden çıkmıştı. Zorunlu olmasına karşın adres ve telefon bilgileri yoktu. Bu dilekçeleri Diyanet’in kabul etmesi derin bağlantıyı ortaya koydu. Ayrıca acentalar, yedek hacı adaylarının listesi ve iletişim bilgilerini Diyanet’in veri tabanından almıştı. Acenta sahipleriyle Diyanet veri merkezi çalışanları arasında çok sık telefon irtibatı tespit edildi.
2020 yılında başlayan İstanbul Başsavcılığı’nın soruşturmasında adına sahte feragat dilekçesi düzenlenmiş 114 vatandaşın müşteki olarak beyanı alındı. Hepsi ifadelerinde dilekçelerin ve imzaların kendilerine ait olmadığını söyledi. Kasım 2022’de yapılan operasyonda acenta sahiplerinin de arasında olduğu 14 kişi gözaltına alındı. Ama tutuklanan tek acenta sahibi de bir hafta içinde serbest kaldı. Diyaeddin Şahin’in yetkilisi olduğu Peninsula Turizm Seyahat Acentası’nın da fahiş fiyattan hac seyahati satışı yapmaktan soruşturulduğu öne sürülmüştü.
Soruşturulan 4 acentanın hac dolandırıcılığının en küçük halkası olduğu iddia edildi. Suçlanan acenta sahiplerinin çok sayıda acenta aynı yöntemi uyguladı diye başvurular yaptığı öne sürüldü. İddiaya göre büyük acentaların büyük vurgunları ve Diyanet’teki büyük bağlantıları siyasi baskıyla örtüldü. Soruşturmanın başlamasının üzerinden 3 yıl, operasyonun üzerinden bir yıl geçti ama halen bir iddianame düzenlenmedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı, her yıl hac organizasyonu yapan acentaların toplam kayıt sayılarını açıklıyor. 108 acentanın hac kontenjanı listeleniyor. Bu listede Diyaeddin Şahin’in yetkilisi olduğu Peninsula Turizm isimli şirketin 2022’deki toplam hac kayıt sayısı 454 görünüyor. 10 din görevlisi ve 6 kafile başkanı ile bu sayı 470 çıkıyor. Ancak Suudi Arabistan’ın 2022 yılı hacı kayıtlarında Peninsula Turizm’e verilen hacı vize sayısı 522 görünüyor. Yani kura dışı 52 kişi Peninsula Turizm ile hac yapmış.
Kura dışı hacı sayısında ikinci sırada yer alan Ascend Turizm Seyahat Acentası, Türkiye’deki kayıtlara göre 228 kişiyi hacca götürmüş ama Suudi Arabistan kayıtlarında bu sayı 257. Yani kura dışı 29 kişi hac kafilesinde yer almış.
Üçüncü sıradaki Wit Tur Turizm isimli şirketin Türkiye’deki hac kayıt sayısı 37, Suudi Arabistan kayıtlarında hacı sayısı 65 görünüyor. Suudi Arabistan ile Türkiye sayılarını karşılaştırdığımızda elçi tur 28, Vizyon Turizm, EmanTurizm, Tur CNT 22’şer, Al-Waha Turizm ve hilal turizm 20’şer, Reftur 11 kişiyi kura dışı hacca götürmüş. Toplamda 285 kişinin kuraya katılmadan hacca gittiği görünüyor.
TÜRSAB bana iftira atıyor
Sorularımızı yanıtlayan Diyaeddin Şahin, iddiaları yalanlıyor. 2020’deki hac organizasyonunda Covid salgını nedeniyle iptaller olduğunu ve kara borsada hac seyahati sattığı iddialarının tamamen iftira olduğunu söylüyor. 52 kişinin kura dışı hacca götürülmediğini savunan Diyaeddin Şahin ''Tüm firmalarda yüzde 2 ile yüzde 5 arasında iptaller her zaman olur. Bu Diyanet organizasyonunda da olur. Biz mevzuata aykırı kimseyi götürmedik.'' diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı kararıyla Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu’na TÜRSAB Başkanı’nın temsilci atama yetkisinin sona erdiğini söyleyen Diyaeddin Şahin ''Artık hac ve umre acentaları seçim yapıyor. Bu demokratik bir uygulama. 500 acenta TÜRSAB başkanına yalakalık yapmak zorunda değil. Bizi TÜRSAB yönetimine almadılar ve yetkilerini kaybettikleri için bize iftira atıyorlar.'' diye konuştu.''
Yazının tamamını okumak için TIKLAYIN