Turizm sektörünün haber radyosu turizm FM'in haberine göre Kanarya Adaları arasında 900 bin nüfuslu bir ada olan Tenerife geçen yıl tam 16 milyon turiste ev sahipliği yaparak bu rakam ile en kalabalık ada olmuş. Turizm uzun zamandır burada sürdürülemez olarak nitelendiriliyor. İdari ve siyasi anlamda, Kanarya Adaları kendi hükümeti ve ülkenin geri kalanından daha düşük vergi oranlarıyla özerk bir İspanyol bölgesi olarak öne çıkarken GSYİH'nın neredeyse yüzde 80'i başta turizm olmak üzere hizmet faaliyetlerinden oluşuyor.
En fazla turistin İngiltere'den geldiği ada ikinci ev sıralamasında da ilk sırada yer alıyor. Yani İngilizlerin ikinci evi Tenerife Ada'sı. Aşırı doz turizme karşı çıkanlara bu nedenle özellikle turistlerin ve burada yatırım yapan yabancıların 'Bu kadar para geliyor daha ne istiyorsunuz.' diye kızdıkları belirtiliyor. Kanarya Adaları Hükümeti Turizm Bakanı Jessica de Leon, bu sorunların etkili bir şekilde ele alınması için yasal değişikliklerin yapılması gerektiğini söyleyerek topu Madrid'deki yetkililere attı ancak turizmin yerleşim alanlarına girerek bir konut krizine neden olduğunun farkında olduğunu söyledi. Yabancı şirketler adadaki tüm binaları satın alarak buraları Airbnb ve Booking gibi internet sitelerinden kısa dönemli kiraya veriyor. 220 bin yatak bulunduğu ifade edilen Tenerife'de yabancı şirketler tüm binaları satın alarak daireleri kısa dönemli olarak kiraya veriyor ve herkes Airbnb ve Booking gibi internet platformlarının düzensiz çalışmasının çözülmesi zor bir sorun olduğu konusunda hemfikir.
San Sebastian şehri de turist gruplarındaki kişi sayısını sınırlayarak yangınla mücadele önlemleri alırken, Sevilla Plaza de Espana için giriş ücreti uygulamayı düşünüyor. Bir de meşhur Venedik şehrinin fazla turist önlemi var. Kısa bir süre önce giriş ücreti uygulamaya başlayan Venedik'i 1950'lerden bu yana 120.000 kişi terk etti. Tarihi merkezde şu anda 50.000'den az kişi yaşıyor. Ancak turizm merkezlerinde yaygın bir uygulama haline gelen biletlerin faturalandırılması, gerçekte yalnızca şehrin bütçesini doldurmaya yönelik ek bir metalaştırma olarak nitelendiriliyor. Bu durum nüfus üzerinde hiçbir olumlu etkisi yaratmazken aksine, Konut için Dayanışma Ağı adlı aktivist gruptan Susanna Polloni'nin de işaret ettiği gibi kenti sakinlerinin istemediği bir duruma daha da itiyor ve Venedik'in müzeler kenti imajını normalleştiriyor.
Geçen yıl, yılda yaklaşık bir milyon turistin ziyaret ettiği Avusturya'nın Hallstatt köyü sakinleri, turistlerin selfie çektiği alana erişimi engellemek için kendileri bir çit dikti. Geçen yıl Amsterdam yetkilileri, özellikle İngiliz turistlerin gelmemesini isteyen benzeri görülmemiş bir kampanya yürüttü Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) verilerine göre, her yıl başka ülkeleri ziyaret edenlerin sayısı 2000 yılından bu yana iki kattan fazla artarak 674 milyondan 2019 yılında 1,4 milyara ulaştı. Bunların yarısı Avrupa'ya seyahat ediyor. BM kuruluşu bu yıl bu rakamın 1.8 milyara ulaşacağını ve ziyaretçilerin yüzde 80'inin destinasyonların sadece yüzde 10'una seyahat edeceğini öngörüyor.
Düşük maliyetli havayolları ve online kısa dönemli ev kiralama sektörünün serbestleşmesi bu patlayıcı büyümenin ana itici güçleri olurken çevresel, ekonomik, kentsel ve kültürel bozulma gözle görülür bir şekilde artmaya devam ediyor. Sözde egzotik destinasyonlarda yerel halk, hizmet çalışanları dışında, fotoğrafları sosyal ağlarda paylaşılan nesnelere indirgenmekte ve giderek artan sayıda sosyolojik araştırma, modern turizmi, halkın sömürüldüğü ve turistin yerel ekonominin kurtarıcısı olarak görüldüğü bir sömürgecilik biçimi olarak tanımlanmaya başlandı.