Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından ülkeden çıkmak isteyen fakat faaliyet göstermeye devam eden şirketlerin yetkilileri isteseler de Rusya'dan çekilmelerinin mümkün olmadığını söylüyor.
Yaptırımlardan dolayı Rusya'dan çıkmak isteyen ancak çıkamayan, ülkede 100'e yakın şubesi bulunan Marks and Spencer (M&S), Burger King, otel zincirleri Marriott ve Accor hukuken karmaşık franchise (imtiyaz) anlaşmalarına bağlı kalmak zorunda. Ülkede M&S'in 48 mağazası, Burger King'in 800 restoranı; Marriott'un 28, Accor'un da 57 oteli hala açık durumda. Bu şirketler Rusya'daki isim haklarını başka şirketlere devretmiş durumda ve bu tür anlaşmalar yıllardır pek çok Batılı şirket tarafından uygulanıyor.
Uzmanlar uzun vadeli anlaşmaların öngörülebilir bir gelecekte kolayca değiştirmenin mümkün görünmediğini belirtirken Marriott Hotels ve Accor Otel Zinciri de Rusya'daki otellerin diğer şirketler tarafından işletildiğini, anlaşmalarını gözden geçirmeye devam ettiğini açıkladı. Bununla birlikte Marriott ve IHG Hotels yeni otel yatırımlarını dondurarak ülkedeki ofislerini kapatırken Accor yeni otel açılışlarını durdurdu ve yaptırım uygulanan kişilere oda vermeyeceklerini açıkladı.
Pek çok ülkede uygulanan bu ticaret yönteminde bir şirket, başka bir şirketin markasını kullanmak ve ürünlerini satmak için imtiyaz hakkı satın alıyor ve bunun karşılığında bir ücret ödüyor. Yeni pazarlara girmek isteyen fakat bu pazarlar hakkında yeterince bilgisi olmayan Batılı şirketler için bunun kullanışlı bir yöntem olduğunu belirten hukuk şirketi Bird&Bird'den uluslararası imtiyaz hakkı uzmanı graeme payne işletmelerin tek taraflı faaliyitine son vermesinin ya da ismini geri çekmesinin hukuki açıdan çok zor ve büyük yasal sonuçları olabileceğini belirtti.
Genellikle 10 yıl veya daha uzun vadeli yapılan bu anlaşmaların tek taraflı ihlal edilmesi durumunda onlara dava açabileceği ve bunun da ciddi bir tazminatla sonuçlanabileceğine dikkat çeken imtiyaz hakkı uzmanı Graeme Payne bu tür anlaşmalarda genellikle markanın itibarına zarar verilmesi durumunda iptal edilebileceğine dair maddeler olduğunu fakat Rusya'daki şirketlerin bir yanlışının olmadığını söyledi.
Yaptırımlardan dolayı Rusya'dan çıkmak isteyen ancak çıkamayan, ülkede 100'e yakın şubesi bulunan Marks and Spencer (M&S), Burger King, otel zincirleri Marriott ve Accor hukuken karmaşık franchise (imtiyaz) anlaşmalarına bağlı kalmak zorunda. Ülkede M&S'in 48 mağazası, Burger King'in 800 restoranı; Marriott'un 28, Accor'un da 57 oteli hala açık durumda. Bu şirketler Rusya'daki isim haklarını başka şirketlere devretmiş durumda ve bu tür anlaşmalar yıllardır pek çok Batılı şirket tarafından uygulanıyor.
Uzmanlar uzun vadeli anlaşmaların öngörülebilir bir gelecekte kolayca değiştirmenin mümkün görünmediğini belirtirken Marriott Hotels ve Accor Otel Zinciri de Rusya'daki otellerin diğer şirketler tarafından işletildiğini, anlaşmalarını gözden geçirmeye devam ettiğini açıkladı. Bununla birlikte Marriott ve IHG Hotels yeni otel yatırımlarını dondurarak ülkedeki ofislerini kapatırken Accor yeni otel açılışlarını durdurdu ve yaptırım uygulanan kişilere oda vermeyeceklerini açıkladı.
Pek çok ülkede uygulanan bu ticaret yönteminde bir şirket, başka bir şirketin markasını kullanmak ve ürünlerini satmak için imtiyaz hakkı satın alıyor ve bunun karşılığında bir ücret ödüyor. Yeni pazarlara girmek isteyen fakat bu pazarlar hakkında yeterince bilgisi olmayan Batılı şirketler için bunun kullanışlı bir yöntem olduğunu belirten hukuk şirketi Bird&Bird'den uluslararası imtiyaz hakkı uzmanı graeme payne işletmelerin tek taraflı faaliyitine son vermesinin ya da ismini geri çekmesinin hukuki açıdan çok zor ve büyük yasal sonuçları olabileceğini belirtti.
Genellikle 10 yıl veya daha uzun vadeli yapılan bu anlaşmaların tek taraflı ihlal edilmesi durumunda onlara dava açabileceği ve bunun da ciddi bir tazminatla sonuçlanabileceğine dikkat çeken imtiyaz hakkı uzmanı Graeme Payne bu tür anlaşmalarda genellikle markanın itibarına zarar verilmesi durumunda iptal edilebileceğine dair maddeler olduğunu fakat Rusya'daki şirketlerin bir yanlışının olmadığını söyledi.