• Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Turistlerin akın ederek harap ettiği 20 turizm merkezi!

The Guardian’ın ‘Dünya Turizm Örgütü’nden aldığı güncel rakamlarla hazırladığı rapora göre dünyaca ünlü turizm merkezlerine giden milyonlarca insan, sayısız noktaya hücum ederek dünyaca ünlü şehirleri, harap etmeyi başardı.

  • Reklam
Turistlerin akın ederek harap ettiği 20 turizm merkezi!
06 Ocak 2020 - 13:20
Reklam
Reklam
Reklam

The Guardian’ın Dünya Turizm Örgütü’nden aldığı güncel rakamlarla hazırladığı rapora göre dünyaca ünlü turizm merkezlerine giden milyonlarca insan, sayısız noktaya hücum ederek dünyaca ünlü şehirleri, harap etmeyi başardı.

 

Turist akınıyla baş edebilecek imkanları olmayan ülkeler ve şehirler için turistler büyük sorun oluşturuyor. İşte  The Guardian tarafından hazırlanan listede yer alan son 10 yıl içinde harap edilen 20 turizm merkezi..

 

20) Aşırı kalabalık turist sayısı ile savaşan Amsterdam

Büyüleyici kaldırım taşları, sessiz kanallarıyla ünlü şehirde yerel halkın yaşamı, artan turist sayısı ile zorlaşıyor. Amsterdam’ın ‘I amsterdam’ levhası o kadar ikonik olmuş ki fazla turist ziyaretini durdurmak için, bu levha indirilmiş. Fazla turist ziyaretini azaltacak bir diğer hamle de, Amsterdam’ın ünlü Red-light Bölgesi’ne yapılan turların, 2020’den sonra bitmesi ile gerçekleşecek.

 

19) Amerika’nın kuzeydoğusundaki Bronx merdivenleri

Joker filmi ile ünlenen Bronx merdivenlerindeki kalabalık, yerel halkın yaşamını kargaşaya dönüştürüp zorlaştırdı. Bronx’un halkının günlük hayatında kullandığı bu merdivenlerde, çok sayıda turistin durup fotoğraf çekilmesinden herkes mutlu değil. Hatta ekim ayında, merdivenlerde fotoğraf çektirenlere yumurta atan birinin görüntülendiği de haberler arasında yerini almış durumda. Filmde Joker’i canlandıran Joaquin Phoenix, bu merdivenlerde arka fonda Gary Glitter’in "Rock and Roll Part 2" çalarken dans etmişti.

 

18) Hindistan’ın Tac Mahal’i 

Aşırı kalabalıklaşmayı azaltmaya çalışan otoriteler, Tac Mahal’de çok uzun süre kalan insanlara cezalar getirmeye başladı ve giriş bilet fiyatları da yükseltildi. Aşırı kalabalığın ve dikkatsizliğin bölgede risk yaratması söz konusu olsa da Tac Mahal, Hindistan’ı ziyaret eden turistlerin gideceği ilk noktalardan biri. İnşa tarihi 1600’lü senelere kadar dayanan Tac Mahal, Hint-İslam mimarisinin en büyük mimari başarısı olarak görülüyor.

 

17-) Avusturya’nın biriciği Hallstatt

Sosyal medya paylaşımlarından dolayı kalabalıktan boğulan Hallstatt’ın ekonomisi kalkınsa da yerli halkı bu durumdan hiç memnun değil. UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan kasaba, etkileyici bir güzelliğe sahip. Fakat ne yazık ki bu şirin kasabayı ziyaret esnasında neredeyse sakin bir yer bulmak mümkün değil. Yerel halk, turistlerin ilgi çekici evlerinin içlerine girmek istemesinden de şikayetçi. Hallstatt, Venedik ya da Amsterdam kadar ünlü olmayabilir ama yine de Avusturya’da ilklerin arasında.

 

16) Cennetten bir köşe tanımı ile Maya Koyu

2000 senesinde Maya Koyu’nda çekilen Leonardo di Caprio’nun ‘Kumsal’ filmi ile ünlenen Maya Koyu, Haziran 2018’de turist akınından dolayı ziyarete kapılarını kapamıştı. 2021 yılına kadar kapalı kalması beklenen koy, günlük 5 bin kişinin ziyareti ile boğuşuyordu ve bu durum da doğal mercan kayalıklarına zarar veriyordu. Yürüyerek girmenin yasak olduğu Maya Koyu’nu görmenin tek yolu, plaja 200 metreden fazla yanaşamayan tekne turları.

 

15) Sardinya’nın La Pelosa’sı

Sadece fotoğrafına bakınca bile güzelliğinden etkilenip orda olmayı istemek bile La Pelosa’yı favori yapmaya yetiyor. Yaz aylarında plajın günlük ziyaretçi sayısı 6 bini buluyor. Kuzeybatı Sardinya’nın cennet plajı La Pelosa, o kadar kalabalık oluyor ki resmi makamlar, artık giriş ücreti uygulamayı düşünüyor. Belediye Başkanı Antonio Diana’nın belirttiğine göre, günlük ziyaret sayısını kabaca 1500 kişi düşürmek amacıyla, giriş ücretinin 4 Euro yapılması bekleniyor.

 

14) Lüks tropikal kaçış noktası olan Maldivler

Göz kamaştıran plajları ile Maldivler, her ne kadar pahalı olursa olsun her zaman kendine turist çekmeyi başarıyor. Fakat bu güzelliğin sebep olduğu fazla sayıda turist ziyareti ve yaşadığı iklim değişikliği, Maldivler’de yerel halkın yaşam biçimini tehdit ediyor. Hayalleri süsleyen su üstündeki bungalovlar, çoğunlukla yerel halk yerine turistlerle dolu oluyor. Bir de bunun üzerine iklim değişikliği ve yükselen deniz seviyesi, bu yüzyılın sonuna kadar, adanın çoğunun sular altında kalmasına sebep olacak gibi duruyor.

 

13) Almanya’nın renkli Berlin şehri 

Avrupa’nın parti şehri, ziyaretçilerle yerli halk arasında sık sık tartışmalara ev sahipliği yapmaya devam ediyor. 2017 senesinde sadece 13 milyon turist, Almanya’nın başkentine hücum etmiş. Örneğin, Kreuzberg, Friedrichshain ve Neukölln gibi popüler bölgelerde yaşayan halk ise gürültü, atık ve ev kiralamalardan ötürü şikayetçi. Öyle ki halkın şikayetinden ötürü bu favori bölgelerden Kreuzberg’te tekerlekli valizle yürümek yasaklanmış.

 

12) Nevada Çölü’ndeki Burning Man etkinliği

İster ünlü olsun ister olmasın, ister ultra zengin olsun ister olmasın, sürekli artan sayıda ziyaretçi her sene, Nevada Çölü’ndeki Burning Man etkinliğine katılıyor. Buradaki asıl endişe, gerçekleşen etkinliğin amacından sapıp yolunu kaybedecek olması. Çünkü kendini anlatma, hislerini ifade etme ve özgüven gibi unsurlara dayanan Burning Man, son zamanlarda ultra zenginlerin durağı ve sosyal medyada paylaşılan bir etkinlik oldu. Esas festival ruhunu yaşatmak isteyen grup ise ne yazık ki artık azınlıkta kaldı.

 

11) Washington’ın Forks şehri

Kule gibi yüksek ormanları ve yumuşak toprak zemini ile doğaüstü bir güzelliğe sahip olan ünlü Twilight filminin dekoru olan Forks, küçük nüfuslu şirin bir kasaba. Dolanırken etrafta vampir ya da kurt adam göremeyebilirsiniz fakat ormanlıkta ayı ve pumalarla karşılaşmanız mümkün. Forks Lisesi, Bella’nın kamyonu, Charlie’nin evi, Alacakaranlık filmiyle ilgili ana turistik ziyaret noktalarından. Ünlü Cullen evi satılmadan önce yine turistik bir noktaydı, satıldıktan sonra ise sahibinin, yakın gelecekte onu halka açacağı düşünülüyor.

 

10) Game of Thrones dizisinin tutkunları, Hırvatistan’ın Dubrovnik şehrini adeta ziyaret seline boğuyor 

Çılgınca popüler olan ‘Game of Thrones’ dizisinin çekildiği yerdi Dubrovnik. Dizideki çatışmaların aksine şehirde yaşanan gerçek hayatta başka bir savaş yaşanıyordu. Tarihi dokusuyla göz kamaştıran Dubrovnik, şimdilerde akıllı telefonların kalabalığına ve selfie çubuğu kullanan turistlere karşı mücadele veriyor. The Independent gazetesine göre ilk yapılması gereken, limana her gün yanaşan gemi sayısını azaltmak. Bu, Dubrovnik’in kalabalık akınına karşı savaşı kazanmasına yetmese bile en azından bir başlangıç olacaktır

 

9) İsviçre’nin Luzern Gölü

‘Kalabalık’ kelimesi, Luzern ve çevresi hakkında yapılan eleştirilerde, artık önemli bir rol oynuyor. İsviçre’nin haber ve bilgi platformu Swissinfo tarafından, bu durum bir süredir endişe yaratan bir sorun olarak kendini göstermiş. Özellikle yaz aylarında, bu meselenin daha da sıkıntı yaratması, artık İsviçreliler için bir sürpriz olmaktan çıkmış. ‘Luzern’ ve ‘Kalabalık’ ilişkisini anlamak için 2015 senesinde Hanser und Partner AG firmasının yaptığı araştırmada, Luzern Kantonu’nun, bir yıl içinde yaklaşık 10 milyon ziyaretçi ağırladığını belirtmemiz yeterli.

 

8) Overtourism yani Aşırı Kalabalık Turizm tanımını duyunca ilk akla gelen Venedik

Aşırı Turizm ve Venedik hakkında pek çok hikayeler yazılmıştır. Öyle ki çoğu kişinin aklında bu iki kelime, adeta eş anlamlı olarak yer etmiştir. Yerel halk, artık bu aşırılıktan bıkmış olacak ki şehirlerinin ‘Veniceland’e dönmesinden korktuklarını ifade etmekten çekinmiyorlar. 2017 yılında yaklaşık 36 milyon uluslararası turisti ağırlayan şehir, artık oldukça yorgun durumda. Liman Başkanlığı tarafından ise sadece nisandan ekim ayına kadar 32 bin gemi yolcusunun şehre ayak bastığı belirtiliyor.

 

7) 2007’de Dünyanın Yeni 7 Harikası olarak seçilen Ürdün’ün Petra Antik Kenti

Sean Connery ve Harrison Ford’un başrollerini oynadığı 1989 yapımı Indiana Jones Son Macera, Ürdün’ün göz bebeği antik kent Petra’da çekilmişti. Filmdeki rolü ile dünya çapında ün kazanan ve etkileyici görünüşü ile her türlü hazine avı fantezisinin gerçekleşebileceği bir mekan olduğu su götürmez bir gerçek. Dikkat çekici bir kalabalık içerisinde çevredeki küçük dükkan sahiplerinin, aşırı pahalı fiyat çekmelerine rağmen Petra, genel anlamda hala günlük hayattan kaçışa uygun bir yer olarak hissettirmeyi başarıyor.

 

6) Gösteriş ve şatafatın ortasındaki şehir Dubai

Orta Doğu’nun meslek dergisi Gulf Business’in haberine göre, inanılmaz bir savurganlıkla Paris’i ikiye katlayacak biçimde günde 553 Dolar harcanan Dubai, dünyanın en çok ziyaret edilen ülkelerinden birisi. Emirates’in plajlarından birinde plajda loca ya da masa ayırttırmaya çalışanlar, bu duruma tanıklık edebilirler. Dubai’de gerçekleşecek olan ve bolca reklamı yapılan Expo 2020’yi nelerin beklediği ve bu fuarın şehre nasıl bir bütçe bırakacağı böylece az da olsa insanın kafasında şekillenebiliyor.

 

5) Everest 

Everest’te bu seneki tırmanış sezonunda, 11 kişi hayatını kaybetti ve zirveye ulaşmak için kullanılan kocaman ipin ucundaki insanları gösteren Sosyal Medya’daki paylaşımlar, çoğu insanı şok etti. Her sene yüzlerce insan, zirveye ulaşırken bazıları da arkalarında hiç düşünmeden atık ve tonlarca çöp bırakarak güçlükle Everest Ana Kamp Alanı’na kadar gidebiliyor. Tüm bunların sonunda, ne yazık ki ağır bedeli saygısızca kirletilen Everest ödüyor.

 

4) 1911’e kadar keşfedilmeyen Machu Picchu

Büyüleyici Machu Picchu’yi ziyaret etmek için bir seyahat bloğuna göre, günlük 2 bin 500 bilet limiti bulunuyor. 50 Dolar karşılığında alınan bu bilet ile bölgede sadece 4 saat kalınabiliyor ve tekrar girip çıkmaya izin verilmiyor. Ayrıca Peruvian Times gazetesine göre, Machu Picchu’de selfie çubukları da yasaklanmış.

 

3) Dillere destan plaj partileriyle ünlü İbiza 

Güneş, deniz, sörf, gece kulüpleri ve kalabalık, hatta çılgın kalabalık. Bu durum, İbiza’da o kadar çok yoğunluk kazanmış durumda ki artık insanlar, İspanya’nın barları ve gece kulüpleri olmayan adalarına gitmemeyi birbirlerine tavsiye eder olmuş. Rüzgar sörfü, kayak, dalış gibi aktivitelerle bilinen spor turizmi, sanatçıların tercih etmesinden dolayı yaratıcı turizm, cerrahi ya da estetik operasyon geçirecek turistler için sağlık turizmi de şehirde oldukça revaçta.

 

2) Santorini ve Mikonos gibi Yunan adaları

Yunan adaları söz konusu olduğunda, mavi çatılı beyaz evler ve engin deniz manzarasının önündeki meşhur fotoğraflar hep göz önüne gelir. Fakat yerel Yunan halkı tarafından “Eğer otantik bir Yunanistan tecrübesi yakalamak istiyorsanız, Santorini ve Mikonos gibi havaalanı bulunan adalardan uzak durun” şeklinde bir tavsiye sunulduğunu akıldan çıkarmamak lazım.

 

1)Ünlü film ve dizilerin ülkesi İzlanda

Game of Thrones ve Star Wars’a ev sahipliği yapan İzlanda, Justin Bieber’ın I will Show You şarkısının video klibiyle daha da popüler hale gelmişti. Turizmdeki ciddi artışın çevresel etkisi, yerli halkın yaşam kalitesi üzerinde ne kadar etki edeceği düşünülüyor. Özellikle İzlanda’nın meşhur jeotermal kaplıcaları ile gönüllerde taht kurmuş olan Mavi Göl işin içine katıldığında, ziyaretçi sayısının azalması pek söz konusu değil gibi görünüyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum