Trabzon ile Giresun sınırında yer alan denizden 2 bin 180 metre yükseklikteki Sis Dağı Yaylası'nın Giresun'un Çanakçı ilçesi sınırlarında kalan sandık gölü çevresinde 7 dönümlük alanı turizm tesisi inşası için kiralayan şirket, göl manzaralı alanda 11 bungalov, restoran ve satış yeri yapmak için proje hazırlatıp, iş makineleriyle çalışma başlattı.
Turizm sektörünün haber radyosu turizm FM'in haberine göre inşaat çalışmaları süren bölgedeki projede bungalovların plansız yapılmasının bölgenin doğal yapısına ve endemik bitki türüne zarar vereceğini öne süren yaylada yaşayanlar ve bazı çevreciler, Giresun Orman Bölge Müdürlüğü'ne dilekçe vererek, projenin iptalini isterken aralarında imza kampanyası da başlatan halkın dilekçesinde şu ifadelere yer verildi:
''Yetki alanınızda bulunan Sis Dağı Yaylası Sandıklı Gölü mevkini mesire alanı olarak planladığınızı ve tesisler yapıp işletmek için kiraladığınızı bölge halkı olarak öğrenmiş olmaktayız. Çevrede konaklayan halk bu alanın doğallığını korumuştur. Bu alanda yapılması tasarlanan yapılar, endemik bitki çeşitlerini ve muhteşem görüntüyü ile oba sakinlerini rahatsız ve huzursuz edeceğinden, doğal tabiatın bozulmaması için mesire alanı proje kapsamının iptal edilip, her kesimden halkın kullanabileceği, doğallığı ile kalmasını arz ve talep ediyoruz.''
Bölgeye çıkarak tepki gösterdikleri projenin iptali için eylem yapan, ellerinde Doğa katliamını durdurun, Yaşam alanlarımıza dokunmayın, Atalarımızın anılarını yok etmeyin dövizleri taşıyan yayla halkı ve çevrecilerden oluşan 50 kişilik grup inşaat alanı çevresindeki güvenlik şeridini kopararak, içeri girmek istedi. Bölgede güvenlik önlemi alan jandarma ekipleri, grubun geçişine izin vermezken kalabalık farklı güzergahtan göl çevresine ulaşarak burada eylem yaptı.
Göl kenarında toplanan kalabalık adına konuşan Nusret Özendi Trabzon ve Giresun'un ortak yaylası olan Sis Dağı'nın incisi Sandık Gölü ve çevresinin katledildiğini, 1780 yılından beri atalarından bozulmadan miras kalan, yaylanın marka yüzü Sandıklı Göl alanının bir avuç rantçı keyif sürsün diye yıkılmasına ve betonlaşmasına, yöre halkı olarak razı olmadıklarını söyledi.
Alanın, 2016 yılında orman vasfından hukuka uygun olmayan usullerle, bireysel ilişkilerle mesire alanına çevrilip, özel bir şirkete kiralandığını belirten Özendi bu alanda yapılan inşaatlarla endemik bitkilerin ve doğal güzelliğin yok edileceğini, öyre halkının ücretsiz özgürce girdiği mesire alanının bir şirketin özel mülkü haline geleceğini, atalarının koruyup kolladığı yerlerin rant alanına dönüşeceğine vurgu yaparak yöre halkının kendi yaylasında yabancı muamelesi göreceğini söyledi.
Turizm tesislerine asla karşı olmadıklarına vurgu yapan Özendi Sis Dağı'nda yayla turizminin Sis Dağı Yaylası katledilmeden de gelişeceğini, sadece rant amaçlı doğal güzelliklerin tahrip edilmesine göz yummalarının mümkün olmadığını belirtti. Uzungöl'ün içler acısı halinin ibretlik olduğunu ve herkesin bundan ders almasaı gerektiğini kaydeden Özendi başka yerlerin de turizm adı altında çöplüğe çevrilmemesi gerektiğini belirtti. Grup yapılan açıklamanın ardından dağıldı.