Burdur’un Yeşilova ilçesinde bulunan ve Türkiye’nin Maldivleri adıyla ünlenerek her yıl yerli ve yabancı milyonlarca turisti ağırlayan Salda Gölü'nün kum oluşumuyla ilgili önemli bir açıklama yapıldı.
Maldivleri andıran beyaz kumu ve turkuaz mavisi suyuyla yeri ve yanacı turistler için son yılların en önemli cazibe merkezleri arasında yer alan ve Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) tarafından Salda Gölü'nün Mars’taki Jezero krateriyle benzer özellikler gösterdiğinin açıklanması, gölün ününü hızla artırırken Salda’nın kenarında bulunan ve adını buradan alan köyün halkından olan jeofizik yüksek mühendisi Abdurrahman Arıkan, gölün jeolojik yapısından çamurunun faydalı olup olmadığına, gölün kuruma riskinden yapılan koruma çalışmalarından önceki durumuna ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Salda Gölü’nün, eriyen kayaç boşluklarına elementlerce zenginleştirilen suların dolmasıyla oluştuğunu söyleyen, gölün bu oluşum biçimiyle karstik bir özellik taşıdığını belirten ve Salda Gölü’ndeki en önemli özelliklerden birinin sahilindeki beyaz kumlar olduğunu söyleyen Jeofizik yüksek mühendisi Abdurrahman Arıkan, “Bu beyaz kumlar göldeki bakteriler tarafından magnezyumun emilmesi suretiyle hidromenyezit minerali olarak çökelmesi sonucu oluşmuştur. Bu yapı taşları hidromenyezit minerali olan bakteriler stromatolitleri (sığ sularda oluşan genişleme eğilimli katmanlı yapılar) oluşturmuştur. Çevrenin ve zamanın etkisiyle bu stromatolitler ayrışarak bu beyaz kumu meydana getirmiştir” diye konuştu.
Valilik ve kaymakamlığın yaptığı çalışmaların Salda Gölü’nü korumaya yönelik olduğunu da kaydeden Arıkan, şöyle devam etti: “Burası doğal bir zenginlik. Salda Gölü’ndeki bu beyaz kum aslında fosil. Binlerce, on binlerce yıl önce yaşamış bakterilerin kalıntıları. O açıdan bir maden özelliği göstermekte. O madeni buradan çıkartıp satışa sunmak, Google’da arattırdığınız zaman görüyorsunuz adamlar salda gölü kumları diye satışa sunmuşlar bu tamamıyla hırsızlıktır. Buradan götürülüp bir kum dışarıda satılamaz.”