Turizm sezonunun açılmasına 15 günden daha az bir süre kaldığını hatırlatan CHP antalya Milletvekili Budak Türkiye’ye en fazla turist gönderen üç ülkeden ikisinin savaştığını, 2022 turizm sezonunun çok büyük bir krizle karşı karşıya olmasına rağmen ne Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ne de Bakan Ersoy'dan tek bir açıklama olmadığını belirterek bir an önce turizmcinin içini rahatlatacak bir ses verilmesi gerektiğini söyledi.
Turizm ve bağlı sektörlerde çalışan milyonlarca insanın işsizlik tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını ifade eden Budak bir an önce bir turizm fonu kurularak sektöre ucuz finansman desteği sağlanması gerektiğini, istihdam üzerindeki yüklerin kaldırılarak Kısa Çalışma Ödeneği uygulamasının yeninden hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek şunları kaydetti:
''2016 yılında Rusya ile yaşanan uçak düşürme krizinden beri turizm sektörü bir türlü kendisini toparlayamadı. Turizm sektörümüzün her dış krizden son derece ağır bir biçimde etkilenmesinin nedeni, turizm pazarlarımızı bir türlü çeşitlendirememiş olmamız. Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde 27’si, Antalya’ya gelen turistlerin yüzde 55’i Rusya ve Ukrayna’dan geliyor. Rusya’ya karşı uygulanan ambargo ve Rus rublesindeki değer kaybı nedeniyle, bu ülkeden gelecek turist sayısı çok azalacak. Kentleri bombalanan Ukrayna’dan ise en az 2 yıl hiç turist gelemeyecek. Döviz fakiri olan ülkemizin yegane döviz kaynağı turizm sektörünün gelirlerine çok ihtiyacı var. Maalesef iktidar turizm sektörüne şaşı bakmaya devam ediyor. Sektör tümüyle sahipsiz.''
Ne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ne de Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un yaşanan savaşın turizme etkilerine yönelik tek bir cümle kurmadığına dikkat çeken CHP Antalya Milletvekili Budak turizm sektörünün iktidar tarafından alınacak önlemlere dair bir ses duymak istediğini belirterek şöyle devam etti:
''Kendilerine kayıplarının mali tedbirlerle, pazar çeşitlendirme çabaları ile telafi edileceğine dair bir güvence verilmesini istiyor. turizm sektörü döviz fakiri ülkemiz için siyaset yapılamayacak kadar önemli, milli bir sektördür. Sektör yaklaşık 6 milyar dolar gelir kaybı yaşama tehlikesi ile karşı karşıya. Son 30 yıldır büyük çabalarla elde edilen turizm pazarlarımızı kaybetmek üzereyiz. Hem konaklama tesislerimiz hem tur operatörlerimizi kendi kaderlerine terk edilirlerse, bu krizi atlatamazlar. Sektörün yabancıların eline geçmesinin çok ağır sonuçları olur.''
Turizm ve bağlı sektörlerde çalışan milyonlarca insanın işsizlik tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını ifade eden Budak bir an önce bir turizm fonu kurularak sektöre ucuz finansman desteği sağlanması gerektiğini, istihdam üzerindeki yüklerin kaldırılarak Kısa Çalışma Ödeneği uygulamasının yeninden hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek şunları kaydetti:
''2016 yılında Rusya ile yaşanan uçak düşürme krizinden beri turizm sektörü bir türlü kendisini toparlayamadı. Turizm sektörümüzün her dış krizden son derece ağır bir biçimde etkilenmesinin nedeni, turizm pazarlarımızı bir türlü çeşitlendirememiş olmamız. Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde 27’si, Antalya’ya gelen turistlerin yüzde 55’i Rusya ve Ukrayna’dan geliyor. Rusya’ya karşı uygulanan ambargo ve Rus rublesindeki değer kaybı nedeniyle, bu ülkeden gelecek turist sayısı çok azalacak. Kentleri bombalanan Ukrayna’dan ise en az 2 yıl hiç turist gelemeyecek. Döviz fakiri olan ülkemizin yegane döviz kaynağı turizm sektörünün gelirlerine çok ihtiyacı var. Maalesef iktidar turizm sektörüne şaşı bakmaya devam ediyor. Sektör tümüyle sahipsiz.''
Ne Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ne de Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un yaşanan savaşın turizme etkilerine yönelik tek bir cümle kurmadığına dikkat çeken CHP Antalya Milletvekili Budak turizm sektörünün iktidar tarafından alınacak önlemlere dair bir ses duymak istediğini belirterek şöyle devam etti:
''Kendilerine kayıplarının mali tedbirlerle, pazar çeşitlendirme çabaları ile telafi edileceğine dair bir güvence verilmesini istiyor. turizm sektörü döviz fakiri ülkemiz için siyaset yapılamayacak kadar önemli, milli bir sektördür. Sektör yaklaşık 6 milyar dolar gelir kaybı yaşama tehlikesi ile karşı karşıya. Son 30 yıldır büyük çabalarla elde edilen turizm pazarlarımızı kaybetmek üzereyiz. Hem konaklama tesislerimiz hem tur operatörlerimizi kendi kaderlerine terk edilirlerse, bu krizi atlatamazlar. Sektörün yabancıların eline geçmesinin çok ağır sonuçları olur.''
İLGİLİ HABER
Kabak Türk turizminin başına patlayacak!